Dental bilgiler, diş hekimliği makaleleri ve sunumları .

  • Home
Home » İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI » İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI

4 Ocak 2015 Pazar

İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI



Farmakodinami
 
Ilaçların biyokimyasal ve fizyolojik etkilerinin ve etki mekanizmalarının çalışılması
Ilacın vücuda etkisini araştırır
ilaç etkisi
In vivo




In vitro 


KALP ÜZERİNDE Noradrenalin ETKİSİ
In vivo---- AZALMA
In vitro---ARTIŞ
İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI
1. Reseptörlere bağlanma
 Kullanılan ilaçlar vücutta normalde endojen maddeler için bulunan reseptörleri uyarabilirler (agonist) veya bloke edebilirler (antagonist).

H1 (histamin) reseptörü; Histamin--- Difenhidramin
H2 (histamin) reseptörü; Histamin--- Famotidin
β adrenerjik reseptör; Adrenalin--- Propranolol
Opioid reseptörü; Morfin--- Naloksan

2. Enzim inhibisyonu
Na, K-ATPaz (kalpte); Glikozidler
Anjiotensin dönüştürücü enzim; Kaptopril
Fosfodiesteraz; Teofilin / Kafein, sildenafil

3. Enzim aktivasyonu
Nitratlar vücutta S-nitrozotiol türevine dönüşürler. Bu dönüşüm sırasında NO açığa çıkar. NO, soluble guanilat siklaz enzimini uyarır ve cGMP düzeyini artırır. cGMP de protein kinaz üzerinden vazodilatasyon ortaya çıkartır.

4. İlacın antimetabolit olması
Oral antikoagülanlar; K vitamininin antimetabolitidir.

5. Transmembranal aktif transport sistemlerinin inhibisyonu
Dijital; kalpte Na+-K+ ATPaz pompasını kapatır ve hücre içinde Ca++ seviyesini yükseltir.
Noradrenalin reuptake’i Trisiklik antidepressanlar
Mide mukozasındaki proton pompası Omeprazol

6. Transmembranal iyon kanallarını açan / kapatan ilaçlar
Lokal anestezikler Na+ kanallarını bloke ederler ve aksiyon potansiyeli oluşumuna engel olurlar.

7. Yerine koyma esasına dayanan ilaçlar
Vitamin tedavisi

8. Vücutta normalde inaktif durumda bulunan bir maddeyi açığa çıkaran veya aktif hale getiren ilaçlar
Atropin, kürar ve morfin, mast hücrelerinden histamin salınımına yol açarlar.

9. Farmakolojik etki; kullanılan ilacın fiziksel veya kimyasal nonspesifik bir özelliğine bağlı olabilir
Antasit ilaçlar; HCl’yi nötralize etmesi
HCl + NaHCO3 ---> NaCl + H2CO3 --->  H2O + CO2

RESEPTÖRLER
1) G-PROTEİNLERİ İLE KENETLİ RESEPTÖRLER (Gs, Gi, Gq)
üç alt birim (α, β, γ) ve GDP
Agonist gelip reseptöre bağlandığı zaman α alt birimi kompleksten ayrılır ve GDP de GTP’ye dönüşür. Bu aşamaya kadarki olaylar bütün subtiplerde aynıdır.
α-GTP kompleksi hücre membranının diğer tarafında bulunan bir enzime gider ve enzimi uyarır. Enzimin aktive olması ile bir ikinci haberci oluşur ve bu ikinci haberci de gidip protein kinaz enzimini uyarır.


2) KENDİSİ İYON KANALI OLAN RESEPTÖRLER
Bu reseptör tipinde reseptörün hemen yanında bir de iyon kanalı mevcuttur ve bu kanalın da bir kapağı vardır. Agonistin reseptöre bağlanmasıyla kanalın kapağı açılır. İçeri iyonlar girmeye başlar. İyonların girişiyle de etki ortaya çıkar ve kanalın kapağı tekrardan kapanır.
En hızlı sinyal mekanizmasıdır.

Nikotinik asetilkolin reseptörleri (Na-Ca kanalı)
GABA ve glisin (Cl kanalı)
Glutamat ve aspartat (Na-K-Ca kanal reseptörleri)
5-HT3 (Na-K kanal reseptörleri)

3) FOSFORİLASYON VE DEFOSFORİLASYON YAPAN
RESEPTÖRLER (TİROZİN KİNAZ)
reseptör ve enzimatik aktivite aynı yerde
Reseptöre agonistin bağlanması ile birlikte protein kinaz ve fosfataz enzimleri aktifleşir
İnsülin, EDGF

4) SİTOKİN RESEPTÖRLERİ
Tirozin kinaz reseptörlerine benzer.
janus kinazları [JAKs]
STAT molekülleri çekirdekte transkripsiyonu regüle eder
Büyüme hormonu, Prolaktin, İnterferon
5) GUANİLAT SİKLAZ RESEPTÖRLERİ
reseptör ile enzim bütünleşik
Reseptöre agonistin bağlanması ile birlikte, aynı zamanda enzim de aktifleşmiş olur
ikinci haberci olarak cGMP
protein kinaz-G’yi aktive eder
Atriyal Natriüretik Hormon (ANH).
guanilat siklaz enzimi bazen reseptörden kopar ve sitoplazmaya düşer. Bu durumda enzimin adı soluble guanilat siklaz olur. Bu enzimin en önemli aktivatörü NO’dur (nitrik oksit). NO, soluble guanilat siklazı uyarır, cGMP oluşumunu artırır ve PK-G aktivasyonu ile fosforilasyonu gerçekleştirir. Damarda vazodilatasyon gelişir.


6) LİPOFİLİK HORMONLAR İÇİN HÜCRE İÇİ RESEPTÖRLER
Kortikosteroidler, mineralokortikoidler, seks hormonları, vitamin D, vitamin A, tiroid hormonları intrasellüler reseptörlere bağlanırlar.
Tiroid hormonlarının reseptörleri nükleusta bulunurken diğerleri sitoplazmadaki reseptörlerine bağlandıktan sonra nükleusa giderek etki gösterirler.
DOZ-CEVAP İLİŞKİSİ
KADEMELİ DOZ-CEVAP İLİŞKİSİ; ilacın dozunun artırılması ile birlikte elde edilen etki de artar
EC50: Ortaya çıkan maksimum etkinin (Emax) yarısını oluşturan ilaç konsantrasyonudur
KUVANTAL DOZ-CEVAP İLİŞKİSİ; ilaç uygulandığı zaman etki ortaya çıkar ya da hiçbir etki oluşmaz
ED50: 100 kişinin yarısında etkiyi ortaya çıkartan dozdur

Disosiasyon sabiti (Kd):
  Reseptörlerin %50’sinin bağlandığı ilaç konsantrasyonudur.


İlaç konsantrasyonu ile gözlenen etki arasındaki ilişki
AGONİZMA
Agonist; reseptöre bağlanıp (+) veya (-) etki ortaya çıkartan maddedir. Potens değeri (Emax’ın yarısını oluşturan ilaç konsantrasyonu) pD2 ile ifade edilir. Parsiyel agonist-full agonist
tek başına bir kişiye parsiyel agonist verirsek agonist etki elde ederiz. Eğer bir kişiye hem full agonist hem de parsiyel agonisti birlikte verirsek, parsiyel agonist full agonisti antagonize etmeye başlar.
β-blokör olan pindolol, asebutolol
Opiyat antagonisti olan nalorfin

Parsiyel agonist


ANTAGONİZMA
reseptöre bağlanıp hiçbir etki ortaya çıkartmayan maddedir

Kompetetif; Geri-çevrilebilir (reversible) tipte antagonizma.
   Agonist konsantrasyonu artırılırsa antagonstin etkisi engellenebilir.

non kompetetif antagonizma (irreversible)




İLAÇ ETKİLEŞMELERİ

FARMAKODİNAMİK ETKİLEŞİMLER

ANTAGONİSTİK
Kimyasal Antagonizma:
Agonistin, antagonistle kimyasal olarak birleşmesi sonucu etkisiz hale gelmesi
zehirlenmelerin tedavisinde
Dimerkaprol; başta civa olmak üzere bazı metallerle (arsenik, bizmut) zehirlenmelerin tedavisinde
Fizyolojik Antagonizma:
Bir maddenin etkisinin, ayrı bir reseptör ve mekanizma aracılığıyla ters yönde etki yapan diğer bir ilaç tarafından azaltılması veya ortadan kaldırılmasıdır
Nitratların yaptığı vazodilatasyonun katekolaminler tarafından ortadan kaldırılmasıdır

Farmakolojik Antagonizma:
Kompetetif-nonkompetetif

AGONİSTİK

Sinerjizm:
İki ilaç bir arada verildiğinde oluşturdukları kombine edilen miktarı, bireysel olarak oluşturdukları etkilerin toplamından fazladır. Fakat burada her iki ilaç da etkilidir. ÖR: alkol ve karbon tetraklorür,,KC tok.

Potansiyalizasyon:
İki ilaç bir arada verildiğinde oluşturdukları kombine etkinin miktarı, bireysel olarak oluşturdukları etkilerin toplamından fazladır. Fakat burada bir ilaç aslında diğeri olmadan etkisizdir.
kokainin (tek başına etkisizdir) katekolaminlerin etkisini potansiyalize etmesidir

Sumasyon (Aditif Etkileşme):
Benzer etkiyi oluşturan ilaçlar, birlikte verildiklerinde oluşturdukları kombine etki, bunların tek başlarına verildikleri zaman yaptıkları bireysel etkilerin cebirsel toplamına eşit ise; bu etkileşim aditiftir.
ÖR: Alkol—Hipnosedatifler;  Aşırı sedasyon

Sinerjizm 1+1=3
Potansiyalizasyon 1+0=2
Additif 1+1=2

FARMAKOKİNETİK ETKİLEŞİMLER
ADME

sitokrom P450 (CYP) enzimleri





İLAÇLARIN TOKSİSİTESİ



1a)Aşırı Terapötik Etki
Normal terapötik etkinin uzantısı
Kesin dozlam önemliyse

Örnekler:
oral antikoagülanlar > kanama
insülin ve oral hipoglisemikler

1b)Farmakolojik Yan Tesir:
İlacın normal terapötik etkisinin bir sonucu
Örnekler:
Antimuskanik ilaçlar: Ağız kuruluğu ve görme bulanıklığı
Propantelin (atropin benzeri) peptik ulser tedavisinde kullanılır


1b)Toksik Yan tesir
Örnekler:
Aminoglikozidler: streptomisin
vestibuler sistem ve işitme
Sitotoksik ilaçlar (antineoplastikler)
 kemik iliği depresyonu

1c)Sekonder Etkiler
Bir ilaç uygulamasını indirekt sonucu
Geniş spektrumlu antibiyotikler
Tetrasiklinler: superenfeksiyon (kandidiyasiz)
Kortikosteriodler: infeksiyon

2a)İdiyosenkrazi
Az sayıda bireyde görülen anormal reaksiyonlar
Genetik bozukluk
Farmakogenetik reaksiyon
İlaç Metabolizmasının olmayışı
Plazma konsantrasyonun yüksek oluşu
Farmakolojik etkilerin artması
ÖR: ilaç metabolize eden enzim eksikliği nedeniyle ilacın birikmesi
methemoglobinemi

Glukoz-6-fosfat dehidrojenaz eksikliği
Bazı ilaçlar bu hastalarda hemolize neden olur:
primakin, sulfonamidler, dapson, aspirin, fenasetin
Primakin metabolitleri eritrositlerde GSH düzeyini azaltır
G6FD eksikliği olanlarda yenilenemez

2b)İlaç allerjisi
Önceden ilacın alınması gerekir
7-14 gün, antikor sentezi için
Dozla ilişki
Çok ufak doz sistemik reaksiyona neden olabilir
Mekanizma
İmmünolojik, antikor-antijen reaksiyonu


Semptomlar
Ürtiker, serum hastalığı, anafilaksi ve eozinofili
İlacın farmakolojik etkilerine benzemez
Tedavi
Öncekilerin tedavisinden farklı
Antagonistler yararsızdır
Antihistaminikler, epinefrin, steroidler
Tekrarlanan uygulamalarda yeniden görülür


3a) Kümülatif aşırı doz
Klorokin:
Sıtma tedavisinde güvenilir: yan tesir az. 250-500 mg/gün 2-3 ay.
Tek yüksek doz 5gr letal
Romatoit artrit ve SLE tedavisinde 3 yılın üzerinde (kümülatif doz 100g)
Retinopati ve deri lezyonları

3b) Gecikmiş etki
Hipotiroidizm:
I131 tedavisinden sonra
İlaçlara bağlı kanser
4a)Mutajenik etki
Mutasyon: Genetik materyelde irreversibl ve kalıcı değişiklik
Mutasyon yapan maddeler: mutajen
Büyük kısmı kanserojen
Somatik hücre mutasyonu
Germ hücresi mutasyonu

4b)Kanserojenik Etki
Kanserojen: kanser yapabilen bir madde
Kanserojenler: kronik toksin
Tekrarlanan ve uzun süreli uygulama
Etki hemen ortaya çıkmaz


5. DAYANIKSIZLIK (AŞIRI- DUYARLILIK)
REAKSİYONLAR

Kişide varolan bir hastalık hali nedeniyle, onun ilacın belirli etkilerine normal kişilerden daha fazla duyarlı olması halidir.

Astımlıların  beta- blokerlere duyarlılığı Hipertiroidililerin sempatomimetiklere duyarlılığı Miyastenia Gravis'te kürara duyarlılığı

6. İDİYOSENKRAZİ VE GENETİK FARKLILİĞA BAĞLI REAKSİYONLAR


"Ne olmadığı bilinen ancak ne olduğu bilinmeyen“ ve genetik yatkınlıkla ilişkisi olmayan reaksiyonlara idiyosenkrazik reaksiyonlar denilir.
(praktolol               göz-deri- mukoza sendromu)

Genetik yatkınlığa bağlı olarak gelişen reaksiyonlar ile "Farmakogenetik" dalı ilgilenmektedir



f
Share
t
Tweet
g+
Share
?
dentist
04:02

1 komentar untuk "İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI"

  1. lahana çorbası28 Mayıs 2019 01:07


    Kesinlikle implant nedir sorusunun cevabının bu olduğuna emin oldum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
      Yanıtla
Yorum ekle
Daha fazlasını yükle...

Önceki Kayıt Ana Sayfa
Kaydol: Kayıt Yorumları (Atom)
Find Us :

Populer

  • STABİLİZASYON VE TUTUCULUK
    Karşıt Ark Stabilizasyonu Mezial ve Distal Ark Stabilizasyonu RPI Kroşe Sistemi Karşıt Ark Stabilizasyonu Kennedy sınıf II ...
  • BÖLÜMLÜ PROTEZLER İÇİN ŞAHSİ KAŞIK HAZIRLANMASI ve MODEL ELDE EDİLMES
    Kullanım amaçları bakımından modeller:  Tanı modeli Gnatostatik modeller İmplant modeller Ortodontik modeller Okluzyon modell...
  • SİMANTASYON
    Simantasyon, prepare edilmiş destek dişlere uygulanan, diş ve restorasyon arasındaki aralığı kapatarak, restorasyonların   dental yap...
  • HAREKETLİ BÖLÜMLÜ PROTEZLERDE PLANLAMA
    Kennedy Sınıf I Kennedy Sınıf II Kennedy Sınıf III Kennedy Sınıf IV Kennedy Sınıf I
  • GÜTTA PERKA İLE KANAL DOLGU YÖNTEMLERİ
    Basit tek kon tekniği Lateral kondensasyon yöntemi a)Soğuk lateral kondensasyon      b)Sıcak lateral kondensasyon Vertikal ko...
  • OKLUZYONUN TEMELLERİ
    Hastanın restoratif dental tedavileri esnasında sıklıkla okluzyon dikkate alınmayabilir. Oysa bir döküm yada seramik restorasyonun ağızd...
  • Adeziv Sistemler ve Diş Sert Dokularına Bağlanma
    Adeziv Sistemler ve Diş Sert Dokularına Bağlanma Son yıllarda adeziv teknolojide önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Bunun bir sonucu ...
  • KLASİK BÖLÜMLÜ PROTEZLERİN YAPIMI
    Planlaması Kaide Plağı ve Şablon Hazırlanması Bükme Kroşelerin Hazırlanması Kroşe Telleri Kroşe Pensleri Kroşelerin Bü...
  • İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI
    Farmakodinami   Ilaçların biyokimyasal ve fizyolojik etkilerinin ve etki mekanizmalarının çalışılması Ilacın vücuda etkisini araş...
  • Madderler bilgisi
    Dişhekimliğinde en fazla Kullanılan Materyaller




Label

  • Adeziv Sistemler
  • AKUT İLAÇ
  • Amalgam restorasyonlarda korozyon
  • ANAFLAKSİ
  • ANTİBİYOTİK KULLANIMINDA
  • ANTİBİYOTİKLER
  • ANTİSEPTİKLER VE DEZENFEKTANLAR
  • Farmakodinami
  • FARMASÖTİK
  • GÜTTA PERKA
  • HAREKETLİ BÖLÜMLÜ PROTEZLERDE PLANLAMA
  • İLAÇLARIN ABSORBSİYONU
  • İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI
  • İlaçların Etkileri
  • İMPLANT ve ORTODONTİ
  • İNTOKSİKASYON TEDAVİSİ
  • KLASİK BÖLÜMLÜ PROTEZLERİN YAPIMI
  • Madderler bilgisi
  • ODONTOJENİK ENFEKSİYON
  • OKLUZYONUN TEMELLERİ
  • REÇETE YAZMA
  • Rezin modifiye cam iyonomer adeziv
  • Self-etch adeziv sistemler
  • SİMANTASYON
  • STABİLİZASYON VE TUTUCULUK
  • Sterilizasyon ve Dezenfeksiyon
  • Total-etch adeziv
  • Yara İyileşmesinin Fizyolojisi

Arşiv

  • ▼  2015 (10)
    • ▼  Ocak (10)
      • İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI
      • Amalgam restorasyonlarda korozyon
      • İMPLANT ve ORTODONTİ
      • KLASİK BÖLÜMLÜ PROTEZLERİN YAPIMI
      • BÖLÜMLÜ PROTEZLER İÇİN ŞAHSİ KAŞIK HAZIRLANMASI ve...
      • HAREKETLİ BÖLÜMLÜ PROTEZLERDE PLANLAMA
      • STABİLİZASYON VE TUTUCULUK
      • GÜTTA PERKA İLE KANAL DOLGU YÖNTEMLERİ
      • Madderler bilgisi
      • Sterilizasyon ve Dezenfeksiyon
  • ►  2014 (15)
    • ►  Ekim (15)
  • Home
  • About
  • Sitemap
  • Contact
  • Forum
MENU
Copyright 2013 Dental bilgiler, diş hekimliği makaleleri ve sunumları . - All Rights Reserved
Template by Mas Sugeng Published By Kaizen Template - Support KaizenThemes - Powered by Blogger